8 Ocak 2013 Salı

Doğruyla Yanlışı Ayırt edememek

Evet artık doğruyla yanlışı ayırt edemez oldum.İnsanların haksızken haklı çıkma çabaları sayesinde dünya yaşanmaz bir yer oldu.

Dün akşam etkisini gösteren kar bugün muvaffak oldu.Evlerin önleri,çatılar ,arabalar anlayacağız her yer beyaza büründü ve hala yağış durmuş değil.Bu yetmezmiş gibi bir de ağır ve yakıcı bir soğuk var.Böyle günlerde kedileri mutlaka saçak altı gibi kuru ve karın erişemediği yerlerde doyurmaya çalışırım ve bunun için apartmaın önündeki geniş ve açık alan çok iyi oluyor.Ama apartman kapıcımızla bugün birbirimize girdik.Kadın bana "Ben senin pisliğini temizleyemem" dedi.Defalarca ben yemelerini bekler temizlerim.Dememe rağmen ikna olmadı.Hakaretlerin ardı kesilmediği gibi ,bir de bana elindeki uzun saplı fırçanın sapını göstermez mi.Neredeyse onu mermer zemine gömecektim.Hani kafasını defalarca mermere vurup öldürsem .Damla üzüntü duymam .Dünya bir pislikten arınmış olur.Neyse annemin çabalarıyla içeri girdim ama yaklaşık üç saat oturduğum yerden kalkmadım.Zaten üzüldüğümde belim ve bacaklarım tutmuyor.İnsanlardan çoğu zaman nefret ediyorum.Öylesine bencil ve işe yaramazlar ki.Sıcak çatılarında buzdolaplarından yiyecek seçmek için saatlerce zaman harcıyorlar,kış günlerinde kaşkol ayrı,bere,eldiven,palto ayrı giyiyorlar da.O soğukta küçücük patilerin buz içinde yemek yemesine nasıl izin veriyorlar.Ama durun bu insani vasıflara sahip olanlar için geliştirilmiş bir yaklaşım.İnsan görünümündeki yaratıklar bu sınıfın dışında.İşin kötü tarafı ise bu sınıf mantar gibi de çoğalıp etrafımızı sarıyor.Çok üzgünüm gerçekten.Çaresiz ve üzgün.

Kedilerle ilgili bu acı deneyimin yanı sıra.Kuşlarla ilgilide çok hoş ve keyifli maceralar yaşıyorum.Pencereye kuşlar için uzun plastik bir kutuyu deldim ve kurdele ile parmaklıklara bağladım ve normal günlerde ekmek ,karlı günlerde ise bugday veriyorum.Kumrular ,köy kuşları birbirlerine haber veriyorlar.Ailemiz büyüdükçe büyüdü.Tatlı atışmaları,koşuşturmaları bana öyle keyif veriyor ki.Yemek yaparken film izler gibi onları izliyorum pencereden.

Yaklaşık 15 yıldır hayvan besliyorum ve şunu açıkça itiraf edebilirm ki.İnsani, masum ve çocuksu yönlerimi onların sayesinde geliştirdim.1saat değil ama bir hafta onlarla zaman geçirin ve hayatınızdaki boşluğun nasıl dolduğuna,nasıl mutlu olduğunuza ve en önemlisi nasıl işe yaradığınıza bir bakın.İnsan olmanın ne demek olduğunu o zaman anlayacaksınız

Kapı önlerindeki metal parçalarına vereceğimiz ilginin onda birini de nefes alanlara harcasak ölür müyüz ? Yok öleceksekte ölelim yani.Dünya temizlensin diyerek yazıma sonuç bölümü olmadan son veriyorum


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazar Hakkında

authorYazar 20 yılı aşkındır bu ne biçim bir hayat sorusunu kendine sormakta ne yazık ki hala cevap bulamamaktadır. Yazarın bu blogu kurmadaki amacı hayatındaki değişim ve gelişimleri gözlemektir. (Henüz bir değişim gözlenmedi ) Tabi bu arada okuyanların içini daha fazla karartmamak adına alışveriş, diy ve eglence paylaşımları ile bloga renk katmayı amaçlamaktadır.



İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *